İslami otobiyografim-4  

Gönderen dinlereinanmamak@gmail.com

İslam, benim için din, cemaat evine çıktıktan sonra tam bir fiyasko haline geldi. İnsanların o yerlere göklere sığdıramadıkları din ve iman öyle bir hale gelmişti ki Bediüzzaman'ın tabiriyle kutarılması gereken bir şeydi artık. Fethullah Gülen Cemaat evlerinde okunan kitaplar hep imanı arttırma amacıyla okunuyordu. Öyleki keyfiyet adını verdikleri günlük toplu olarak bir saatlik dini kitap okumalar esnasında öyle her alimin yazdığı dini kitabı okumaya izin verilmiyordu. Keyfiyette okumamıza izin verilen kitaplar Fethullah Gülen'in, Said nursinin kitapları ve bunlara ilave olarak kuran ve Muhammed'in hayatıydı. Çok merak etmiştim neden öteki alimlerin kitaplarına izin verilmiyordu. O kitapları biraz okuyunca nedeni anlaşılıyordu. Gazali'nin, Abdulkadir Geylani'nin kitaplarını hafiften karıştırdım, kütüb-i sitteden 4000 civarı hadis okudum. Bu ve benzeri farklı dini kitaplardan öğrendiklerim benim kafamı dahada fazla karıştırdı. Karışıklığın nedeni Fethullah Gülen'in anlattığı islamla o eski kitaplarda yazılan islam çok farklıydı. Fethullah Gülen bir edebiyatçı edasıyla çok kısa bir şekilde yazılıp geçilecek konuları uzun uzun bu çağın islam yorumunu katarak, insanların kafasını karıştıracak konulara hiç girmeyerek, arapça-farsça kelimelerden geçilmeyen kitaplara sahipti.

Cemaatteki şakirdlerin islamın tartışmalı olduğu konulardaki aşırı bilgisizliği beni çok şaşırtmıştı. Öyleki daha islamda cariyelerin parayla alınıp satıldığını bilmiyorlardı, kurana girmeyen recm ayetini bilmiyorlardı, kadınlarında sünnet olmasının sünnet olduğunu bilmiyorlardı(Gazali'den öğrenmiştim).

Sorularıma verilen cevaplar beni hiç tatmin etmemişti. Verilen cevaplar şakirdleri tatmin ediyordu ama ben hiç tatmin olamıyordum. Sonunda bu işin daha fazla yürümeyeceğini farkettim ve yine islama inanmıyordum. Beni islamdan soğutan en büyük neden kütüb-i sitteydi. Bu kitapta okuduğum hadisler insanın aklını bayağı karıştıracak nitelikte. Öyle ki Fethullah Hoca'nın kitaplarında asla geçmeyen hadisler vardı burda ve bunların çok büyük bir çoğunluğu sahihti(doğruluğu kesindi).

This entry was posted on 06:53 . You can leave a response and follow any responses to this entry through the Kaydol: Kayıt Yorumları (Atom) .

0 yorum